"Bilinen" En Eski Tünelimiz: T2 Tramvay Hattı






(2014)
Bildiğimiz üzere dünyanın en eski 2. Tramvayı olan Tünel 1875 yılında hizmete açılmıştır ve Taksim Karaköy arası hizmet görmektedir.Tabi ki bildiğimiz dediğime bakmayın aslında Dünya Tarihi hakkında bildiklerimiz bilmediklerimizin yanında hiç kalır.Çünkü daha biz piramitlerin nasıl yapıldığını bile tam manasıyla bir mantık çerçevesine oturtabilmiş bir nesil değiliz.Hadi diyelim çölde yapımı rahat, en azından coğrafi koşullar olarak, peki ya Inka medeniyetinin yaptıkları...Biz dediğim gibi bildiğimizi zannetsek te aslında tarihimizin sadece ve sadece %1-2 gibi bir kısmını biliyoruz.Gelelim Tünelimize, yani biraz daha sıkıcı konularımıza, 17 Ocak'ta 1985'te buharlı ve tahta vagonlu olarak kullanıma açılmış olup 1971'de elektrikli hale dönüştürülmüştür. 90 saniyede Karaköy'den Taksim'e ve dolayısıyla Taksim'den Karaköy'e geçiş yapabilirsiniz.
                                                                                ("Tarihi" Tramvay)
Günde 200'e yakın sefer düzenleyen tarihi tramvay 12 bine yakın yolcu taşıyormuş. Bu sıkıcı bilgilerin yanı sıra ben şahsen böyle bir güzelliğin doğru sergilendiğine inanmayanlardanım. Yaklaşık 150 yıl geçmiş olmasına rağmen 150 yıl önceki güzelliğini koruyamamanın yanı sıra git gide kötü bir hal aldığını söyleyebilirim. Çünkü hedeflenen rahat koltuklar olmamalı bence, topu topu 90 saniye oturduğunuz koltuk rahat olsa ne olur olmasa ne olur ama eğer içindeyken nefes aldığınızda tarihi içinize çekebiliyorsanız demek ki o işi başarıyla tamamlamışsınız demektir. 
                                                                                     (Taksim Meydanı)
Geçen gün sürekli geçtiğimiz Taksim'e sınıftan geziye gittiğimde bunun gibi saçma bir uygulamayla daha karşılaştım ve ne yazık ki şaşıramadım. Suyun yüzyıllarca Taksim'den taksim edildiği noktalardan biri (Yukarıdaki fotoğrafta işaretli) Beyaz Masa'ya, ki hiç bir işe yaradığına inanmadığım bir kurum, bir diğeri ise ne olduğu bile belirsiz bir sergiye hizmete açılmış ve bana sorarsanız rezil bir haldeydiler. Derseniz ki boyalı mıydı evet büyük ihtimalle piyasadaki en kaliteli boya ile kaplıdır, harabe bir halde miydi derseniz hayır ama en önemli şey olan benliklerini yitirmişlerdi. 


                                                                                       (Tarihi Tramvay ve Galata)
Tarihi tramvayımız da aynı şekilde benliğini kaybetmeye yüz tutmuş. Evet tünelin içi boyalı, tramvaylar lüks, koltuklar rahat ama tarihi benliği olmadığı zaman oraya gelen bir turist vay be ne güzel boyamışlar demeyecek tabi ki.

(Paris Tünellerinden Bir Görüntü)        



Mesela Paris ve Londra hemen hemen İstanbul kadar bile tarihi olmayan iki kenttir ama onlara gittiğiniz zaman tünellerini görebilirsiniz çok güzel "muhafaza" edilmiştir. Maalesef ki bizim aksimize onları sonsuza kadar halktan saklamanın hiç bir manası olmadığını erken anlamış Fransız ve İngilizler. Tünelimize ve tramvayımıza dönecek olursak, tekrar etmek istiyorum bu

halkın ve turistlerin 90 saniyelik bir yolculuk için rahat koltuklara, şaşalı tutacaklara gerçi onlar da reklam kaynıyor ya, mükemmel betonlara ihtiyacı yok sadece içinde biraz huzur buldukları tahta ve buharla çalışan bir tramvay istiyorlar yoksa dünyanın 4 bir yanında turistler için, Türkiye'de dahil, çok lüks tramvaylar zaten mevcut önemli olan tarihini muhafaza edebilmek yoksa yıkıp yerine yenisini inşa etmek en kolay iştir.


                                                                                             (Londra Tünellerinde Bir Görüntü)



                                                                                                  


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yıldız Teknik Üniversitesi Tüneli

Köstebek Yuvası:Taksim